logo
Fotoğraf Galerisi

Kandilliye Gittik !!!

14 years, 2 months ago Fotoğraf Günlükleri 0
24.01.2010 KandilliHazır ol . . . !
Fotoğraf gezisi başlıyor . . .

Günlerden Pazar
Tarihin önemi yok ama yinede söyleyelim 24 Ocak 2010
1 haftadır beklediğimiz o gün geldi istanbula deli gibi kar yağıyor. Dün gürselle çıktık fotoğraf çekmeye ama tipi nedeniyle çok fazla fotoğraf çekemedik 🙁

Bir heves sabah yine kalktık gene bir fotoğraf turu yapacağız hesapta ama hava buz kesiyor hiçmi hiç dışarı çıkasım yok. Kalkıp bilgisayarı açıyorum maillere bakıyorum ve ne göriyim gürselden mesaj gelmiş.

“kandilli’ye gidelim..”
iyi üzel gidelim ama soğuk amaaan ne olacak ki 🙂 Kahvaltı fastı geçer ve telefon çalar. Gürsel çıkmış bile :S hadi bakalım hazırlanıp çıkarsın ne yapçan :D:D Metrobüstür, iett dir işte geldiik KANDİLLİ.

Otobüsten inince kandilli iskelesine gidip bi temiz hva alalım dedik derken martıları gördüm du bakiim ilk karemizi bi çekelim dedik ve bastık deklanşöre.

O arada gürsel yaşlı bir amcanın fotoğrafını çekiyor adı mehmet miş. Usulca yanaştım bende fotoğraf çekicezya kaçırmayalım amcayı 🙂 iskele, istanbul, karlar, börtü böcek çek babam çek :pMehmet amca gittikten sonra bizde yukarıya sokaklara doğru gidelim dedik çoluk, çocuk bişiler çıkar elbet çekecek diye. Derken mehmet amca yanımıza yanaştı
“Beni birde bu kuşla çekin. Üsküdardan getirdim dün onu” Demezmi ee el mahkum çekicen 😛 Gerçi bizde bayram ettik hani istesek bukadar olmazdı :D:D Gürsel mehmet amcayı çekerken bizde durmiycaz ya hemen gardımızı alıyoruz farklı bir açı farklı bir tarz seçiyoruz kendimize ve tekrar basıyoruz deklanşörümüze. Çıkıdık işte bir kare daha hayatın içinden. Hem bizim için hemde mehmet amca için tabi küçük paçalı güvercinide unutmayalım dimi 🙂

Neyse mehmet amcadan ayrıldıktan sonra biz sokaklarda yürümeye devam ediyoruz ve yolun üzerinde iki küçük görüyoruz uzakta. Ahanda işte benimkiler geliyor diyorum ben tam birde bakmışız ufaklıklar kaybolmuş ortalıktan 🙁 olsun devam edelim diyoruz biz sokaktan çıkarlar nasılsa . . . Yavaştan bayırı çıkmaya başlıyoruz tam güzel bir mekan görüyoruz ki yandan HAV HAV sesleri :S yaw tamda geldiydik şurda iki fotoğraf çekçektik ama neyse biz dönelim gene dedik ve nasıl çıktıysak döndük geriye 🙁 Ama yılmadık biz oraya gidip orada fotoğraf çekeceğiz 😀 Kuçu kuçulara çaktırmadan hemen yan sokaktan geziye devam ediyoruz ve yan sokaktan. çıkarken çocukluğum geliyor aklıma. Ne güzelde karlarda yuvarlanır bütün kış kartopu oynardık 🙂 Hele kızak olmadığı için o teneke teknelerle karda kaymanın keyfi vazgeçilmezdi bizim için. kardan adam yapmak için vazgeçilmez bir istek duyuyorum ve sonunda dayanamıyorum durup küçüğünden bir kardan adam yapıyorum kendime 🙂 Büyüğünü yapmak isterdim ama gürseli unutmamak gerek her an bir yumruk inebilirdi kafaya 🙂 🙂
Kardan adamıda yaptık rahatladık sonunda 😀 biraz daha ilerliyoruz ve köşeyi döndüğümüz yerde iki ufaklık yanakları soğuktan al kırmızı olmuş, küçücük elleriyle kartopu yapıyorlar birbirine atıyorlar.
Sudenaz bize bakıyor kim bunlar der gibi. Hemen kaynalıyoruz ufaklıklarla. Ne yapıp edip fotoğraflarını çekmekiz gerek bu şirinciklerin. Sudenaz la konuşmaya başlıyoruz.
HY “Fotoğrafınızı çekebilirmiyim “
Sn “Olur”
Bu arada deklanşörler tabanca misali tetiklenmeye başlıyor zaten. 🙂
HY – “Kardan adam yaptınız mı siz bakiyim ?”
Sn “Hayır yapamadık”
Bir an durdum ve düşünmeye başladım.
Bir çocuk nasıl olurda kardan adam yapmış olamaz ?
Nasıl olurda bundan mahrum kalmış olabilirler di ki ?
Evet şehir çocuklarıydı onlar biz ise küçük bir ilçede yetişmiştik hele kışlarımız her zaman soğuk ve karlı geçerdi. Küçüklüğümüzde abilerimizin ablalarrımızın kardan adam yapışlarını izleyerek, onlar bizi istemesede beraber kartopu oynayarak (oynamazlarsa annemize babamıza şikayet ederdik 🙂 ) geçirmiştik. Ben hep abimin tarafında olurdum eee nede olsa bizim mahalledekilerde en cüsseli olan oydu :D:D.
Peki ya bu bıcırıkların bizim gibi abileri ablaları varmıydı acaba ?
Neyse biz dayanamadık onlarla kardan adam yapmaya başladık 🙂 Ufaklıklar sevinçten uçuyorlardı ne desem hemen fırlayıp yapıyorlardı. Karları yuvarlayıp gövde, kırmızı taşlardan göz buzlardan da kol yaptık kardan adamımıza. Gerçi bu kardan adamda küçük oldu ama ne yapalım istanbulun karı bukadar işte 🙂
Bu arada gürselde bizi bekliyor, diğer taraftan kötü kötü bakıyor 😛 Şaka bir yana oda ufaklıkları manken yapıyor fotoğraflarını çekiyor. Gitme vakti geldiğinde birde kartopu oynayalım dedik ve gürsele küçük bir savaş başlattık masum ve mini minnacık bir savaş 🙂 Gürselin kaçışıyla kendimizi ayırın dibinde bulduk sudenazın hoşçakalı ile birlikte ufaklıklardan ayrıldık.
Ufaklıklardan ayrıldıktan sonra gitmediğimiz bir sokakağa girdik ve çıkmaya başladık karşımıza 16 yaşlarında gençler çıktı. Ellerindekilerin ne olduğunu kestiremesekte kaymaya gittikleri belliydi. Hemen sordum
HY “Nereye gençler böyle ? Kaymaya mı”
İçlerinden biri cevap verdi “Evet kaymaya gidiyoruz şuraya”
HY “Bizde gelebilirmiyiz ?”
Yine aynı çocuk “Gelebilirsiniz”Hadi bakalım bu seferde çocuklarla beraber kızak kaymaya gidiyoruz. Hani kızağa binmeyeli nerden baksan 10 yıl olmuştur :s küçükken her kış deli gibi şımarırdık karlarda oysaki nekadar uzun zaman olmuş karda kocuk olmayalı . . .

Gideceğimiz yere gelmiştik. Birkaç çocuk kaymaya başlamıştı bile ellerinde ne olduğunu bilmediğimiz o şeylerle bayırdan aşağıya kayıyorlar. Fotoğraf çekicez ama ne yapsak ta kaynaşsak.
İçlerinden biri ki biz ona sonra DELİi KADİR dicez sonra.
DK “Abi bizi çekme”
HY “Niye ?”
DK “Abi biz fakiriz bizi çekme “
Hmm evet kenar mahallede yaşıyordular ve fakir sanıyorlardı kendilerini oysa ki onların gönülleri zengindi. Yaratıcıydılar üstelik pencere kornişlerinden kızak yapıp karda kayabilecek kadar yaratıcı hemde. Neyse bişey demeden izin istedim
HY “Bende kayabilirmiyim ?”
Adını bilmediğim bir arkadaşımız kayağını bana verdi ve kayak maceramızda başladı. hadi bakalım aşağıyaaaaa 🙂 Eh ne zamandır uludağa gidelim diyorum elemanlara gelen yok işte uludağ ayağıma geldi gitmesemde olur artık :D:D
Kadir zıpırdı biraz kayarken bizimle şakalaştığı için deli kadir dedik ona. içlerinden biri de çok iyi kayıyordu hatta ayakta kayan birtek oydu yanılmıyorsam 🙂
Kayak macerası da geçtikten sonra biraz daha dolaşalım dedik malum gün uzun. Bir o sokağa bir bu sokağa

http://krishu.de/css/kaufen/index.html%3Fp=44.html

, mezarlığı da teğet geçerek bir yokuşa geldik burda da çocuklar kızakla kayıyordu. Kimisi satınalma kızağıyla kimisi de eline geçirdiği bidonu kızak yapmış kayıyor. Öle kimisi dediğime bakmayın topu topu 3-4 çocuk vardı 🙂

çocuklar yukardan salıyor kendini aşağıda ise babaları onları bekliyordu. Bir an şaşırdım niye derseniz daha önce çocuğunu böyle kayarken izleyen birini görmemiştim. E yerler beton, kar desen var ama nekadar. Tehlikeli bir yer. Benim babam olsaydı alırdı eline bir kızılcık sopası ne arıyorsun leyn sen burda evinde sıcak sıcak otursana deyip kovalardı heralde :D:D Gerçi o zamanlar böyle bir olay yaşanmamıştı ama bizim oraları tehlikeli bayırlarla dolu değil tabi. Kesin birşey diyemiycem :D:DAşağıya indiğimizde çocukların babalarıyla sohbet etmeye başladık. Onlarda burada büyümüş buralar onların eski mekanlarıymış hatta zamanında oralarda ev olmadığından tepeden sahile kadar bir kayak pistleri varmış. ooo ballandıra ballandıra anlattılar eskileri. Şimdi de çocklarına yaşadıkları güzel günlerden geriye kalan anıları aşılıyorlardı ki büyüdüklerinde onlarda kendi çocuklarıyla soğuk ve karlı bir kış günü sıcak bir ilişki kursunlar. . .

Ufaklıkların yanında şirin mi şirin birde şirine vardı. Gerçi huyları somurtkan şirine benziyordu ama kendisi şirindi. Babasına ha bire kar topu atıyordu. Bi türlü ikna edemedim onu kartopu oynamaya “Sana atmicam huh” deyim babasına atıoyordu karları :D:DBabası ona kar topu atınca da “Şimdi sen bittin baba” deyip tekrar savuruyordu o küçücük avuçlarında birbirine geçmiş kar tanelerini. Fotoğraf çekelim dediğimizde nekadar olmaz desede geçip poz vermeyide biliyordu bizim şirine 🙂 güzel pozları için teşekkür ettikten sonra artık gezimizi bitirme zamanı gelmişti.

Yine bilmediğimiz sokaklardan bir ona bir buna girerek sahile indik ve 1 saat sonra sıcacık evimdeydim. . .
Fotoğraflar nekadar güzel oldu söylemesi zor ama ben bu gün çok eğlendim. Bu güzel günde bana katlandığı için gürseli ayrıyetten kutlamak gerekiyor.
İyisi mi biz yılda en az bir gün çocuk olalım herşeyi unutalım :D:D:D
Unutmadan hasta olup gelemeyen arkadaşlarımızda üzülmesinler biz onlar içinde gezdik :D:D

Hüseyin YILDIZ
24.01.2010

Leave a Reply

You must be logged in to post a comment.